Birçok restoran ve yemekte ortak bir lezzet haline gelen salema porgy, özellikle Fransız kıyılarında oldukça popüler bir balık haline geldi.
Çipuradan ne olur diyenlerin aksine, bu balığı yiyen bazı kişilerde halüsinasyon ve kabus deneyimlediği bildirildi. Halüsinasyonların arkasındaki bilim ise, balıkların yenilmesinden sonra ortaya çıkan nadir bir gıda zehirlenmesi türü olan iktiyoallinotoksizm'den kaynaklandığı belirtiliyor.
Balığın kafasının zehirli olduğu ve halüsinasyonların en olası nedenin bu olduğu düşünülüyor, ancak bir araştırma ayrıca karaciğer ve iç organların da oldukça zehirli olabileceğinine rastlandı. Çalışmada ayrıca, balıkların toksisitesinin yıl boyunca dalgalanabileceği ve sonbaharın her zamankinden daha fazla zehirlenme görüldüğü belirtildi.
Bu tür balıkları diğerlerine kıyasla neyin bu kadar zehirli yaptığına dair bir teori, ne yediğine dayanmaktadır. Beslendiği alglerin, balığın karaciğerinde biriken toksinler içerdiği düşünülmektedir. Bununla birlikte, araştırmacılar hala iktiyoallinotoksizmden ve halüsinasyonlardan sorumlu gerçek bileşikleri tanımlamış DMT'ye benzer moleküllerden mi yoksa LSD'nin etkilerini yansıtan indollerden mi kaynaklandığını tam olarak bulamadılar.
1982'de bildirilen ilk halüsinasyon vakası, Marsilya'da mangalda balık yiyen bir aile ile ortaya çıktığı söylendi. Aile çipuranın iç organlarını çıkarmadan yemediği belirtiliyor. 1994 yılında bildirilen bir başka vaka, Fransız kıyısındaki bir restoranda balık yiyen bir turistten gelmişti. Ertesi gün turist bulanık görme, mide bulantısı ve kas güçsüzlüğü yaşadı. Kendini kötü hissetmesine rağmen, araca saldıran 'dev böceklerin ve örümceklerin' halüsinasyonlarını görmeye başlamadan önce hastaneye gitmeye çalıştı.
En yeni vaka ise, St Tropez'de evde balık pişirip yiyen 90 yaşındaki bir adamdan geldi. Yemeğini yedikten birkaç saat sonra, üç gün süren semptomlarla kendini 'kanatlı hayvanlar tarafından taciz edilirken' bulduğunu söyledi.