İskoçya'daki St. Andrews Üniversitesi geçen hafta yeni bir araştırma merkezinin kurulduğunu duyurdu ve insanlığı dünya dışı akıllı bir uygarlıkla ilk teması kurabileceğimiz güne hazırlamak için en parlak zihinleri bir araya getirdi.
SETI (Dünya Dışı İstihbarat Arayışı) Tespit Sonrası Merkezi, uzmanların, bizimle temasa geçmeleri durumunda veya tam tersi durumda, uzaylılara yanıt vermek için birleşik bir yol tasarlamaları için bir buluşma noktası olması amaçlanıyor.
St Andrews Üniversitesi'ndeki merkezin koordinatörü John Elliott yaptığı açıklamada, artık bilim kurgu olarak düşündüğümüz ilk temas için gerçekten de harekete geçilmesi gerektiğini belitti ve şunları söyledi:
"Bilim kurgu, başka yerlerdeki yaşam veya zekanın keşfini ve hatta bunlarla karşılaşmayı takiben insan toplumu üzerindeki etkisinin keşifleriyle dolu. Fakat bunun insanlık üzerindeki etkisini düşünmenin ötesine geçmemiz gerekiyor. Uzman bilgimizi yalnızca kanıtları değerlendirmek için değil, aynı zamanda anlayışımız ilerledikçe, bildiklerimiz ve bilmediklerimiz iletilirken, insanın sosyal tepkisini dikkate almak için koordine etmemiz gerekiyor."
Uzaylı davranışı
Bu yılın başlarında, NASA bilim adamları, kozmostaki potansiyel olarak akıllı herhangi bir hayata göndermek amacıyla yeni bir mesaj belirledi. Bu mesajın içerisinde insan DNA'sı da dahil birçok bilgi yer aldı. Peki evrene gönderilen bu mesaja gerçekten cevap verselerdi ne yapardık?
Yeni İskoç merkezinin amacı, herhangi bir temas kurmamız durumunda uluslararası kabul görmüş prosedürler geliştirerek bir politika boşluğunu doldurmaktır.
Şimdiye kadar, SETI Enstitüsü'nün "Dünya Dışı İstihbarat Aramasının Yürütülmesiyle İlgili İlkeler Bildirgesi"nde ortaya konduğu gibi, SETI topluluğu tarafından ortak olarak kabul edilen kurallar belirlendi. Ama bu kurallar çok belirsiz. SETI Tespit Sonrası Merkezi, bunları önemli ölçüde elden geçirmeyi ve genişletmeyi planlıyor.
Elliot konuşmasının devamında "ET'den bir mesaj alır mıyız? Bilmiyoruz (gülerek). Ancak yarın gibi erken bir zamanda gerçeğe dönüşebilecek ve yanlış yönetmeyi göze alamayacağımız bir olaya bilimsel, sosyal ve politik olarak kötü hazırlıklı olmayı kaldıramayacağımızı da biliyoruz” dedi.
