Zamanda yolculuk kavramı birçok bilim kurgu filminde işlendi ve yıllardır gerçek olup olamayacağı tartışması yaşanmaya devam ediyor. Son dönemde internette viral olan 1937 tarihli bir tablo da bu tartışmaları yeniden alevlendirdi.

"Bay Pynchon ve Springfield'e Yerleşmek" isimli tablo aslında ilk kez 'zamanda yolculuk' tartışmalarıyla gündeme gelmiyor. Uzun yıllardır zaman zaman bu konu internette tartışılıyor ve senaryolar üretiliyor. Tabloda, Kızılderili bir adam akıllı telefona benzeyen bir cisme bakması ve tablodaki diğer bir adamın modern giysilere sahip olması üzerinden süren tartışmalar, son dönemde yine yükseldi.

a79228bc5799de04e4e23cbf75af62c2f097e45c

Kaldırımları yürünemeyecek hale getiren scooter'lar için yeni karar! Kaldırımları yürünemeyecek hale getiren scooter'lar için yeni karar!

Springfield, Massachusetts'in kurucusu ve kolonisti William Pynchon'u tasvir eden bu tabloresimde açıkça gözüken bir Kızılderili adamın elinde akıllı telefona çok benzeyen bir cisim tuttuğunu gösteriyor. Reddit'te paylaşılan ve yeniden konuşulmaya başlanan tablo ile ilgili birçok yorum atıldı ve senaryolar paylaşıldı. Hatta yanında görünen elleri bağlı adamın “zaman yolcusu” olduğu ve telefonun ona ait olduğu, çünkü pantolonunun modern giysilere benzediği bile söylendi.

William Pynchon, Boston'da yasaklanan ve Boston Common'da yakılan ilk kitap olan The Meritorious Price of Our Redemption kitabını da yazan kişi. Garip bir şekilde, William Pynchon, beğenilen roman yazarı Thomas Pynchon'un atasıydı.

Tablonun sanatçısı Umberto Romanonun, hayal bile edilmeden onlarca yıl önce boyanmış olmasına rağmen, tabletinde video izler gibi gözüken bir kadının bulunduğu bir tablosu da var. Onu da aşağıdan görebilirsiniz:

reclining_nude_romano_ipad

Bu tartışılan konulara getirilen en mantıklı açıklama ise  tablo çizildiği sırada popüler bir eşya olan ve ticareti yapılan 'el aynasının' resmedilmiş olması. Yani aslında bu kişi bir el aynasına bakıyor. Yine de bu açıklamayı kabul etmeyen ve bu tablonun zamanda yolculuğun kanıtı olarak kabul etmeye hazır birçok insan mevcut diyebiliriz.

Editör: Burak Karahan